Dün sustum dünyaya…

Dün sustum dünyaya. Susup dinledim sadece. Seslere, gürültülere karışmadan, döngüsünde akmadan dinledim, dinledikçe dinlendim. Dinlendikçe aktı zihnimden dünya tozları, çamurları. Hani çamurlu bir araziye girmişsinizdir de tekerleriniz fırlatır parça parça yüzünüze gözünüze. Her bir parçanın ardından dile gelir şu sözler: […]

Birdenbire…

Birdenbire, ansızın, aniden, bir türkü gelir dolanır diline. Islık olur, can verir, alır yorgunluğunu, keyiflendirir. Ve işte böyle geçer zaman, anlamazsın, bitsin de istemezsin. Tektir düşüncen: pedal dönmeli, yol akmalı. Düşlere düşünceler, rüyalara hülyalar karışır. Teker her bir dönüşünde geçmişten […]

Rüzgar itti beni…

Rüzgar itti beni ardımdan gelip önüme doğru. Yaz güneşi altında alnımdan akan terler döküldü şakaklarıma. Serin bir ürperti, incecik keskin bir ıslık. Bisikletçiye rüzgar hep karşıdan vurur, kaçınılmazdır bu fakat bu kez ardımdan gelip öne doğru süzüldü, kulağıma kendi dilinde […]

Heybemizdekiler…

Rüzgar, çevirmek, pedal, fren, yağmur bazen; kar, soğuk, sıcak, terlemek, üşüyüvermek; hastalanmak da var. Güneş, güneşlik, yakıcı, kavurucu, esinti, meltem, susamak, susuz kalmak, yağlamak, yağlanmak, duş almak, düş görmek, düşmek, kalkmak, düşlemek, bir elmayı dişlemek… Soluklanmak, nefes nefese kalmak, yorulmak, […]

Hayallerin izinde…

Tekerim dönüyordu yolda, son hızla, rüzgar yüzümde, güneş önümdeydi. Bir kuş gördüm uzakta, kanatlarını açmış, kendini bırakmıştı rüzgara.Takıldı gözüm ona ve onun da bana. Göz göze geldik, gözüm değdi gözüne. Alçaldı birden ve omuzuma yakın bir yerde birlikte karıştık zamana. […]

“Su” dedi, sustu…

Suyun yanından geçiyor yol. Yeryüzünün kılcal damarları kendini suya göre şekilliyor. Yol su olup akıyor da su kendi yolunu bulmuyor mu? Öyle demezler mi bilgeler “Su akar yolunu bulur” diye. Su ile aktık, su gibi aktık. Güneş en tepede, toprağın […]